‘Hatay’da sağlık hizmeti verecek kamu hastanesi kalmadı’
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat sarsıntılarında hasar gören Hatay’daki kamu hastanelerinin hizmet veremez duruma geldiği, Dörtyol Devlet Hastanesi dışında Hatay, Samandağ, İskenderun’daki kamu hastanelerinde yatan tüm yaralıların Adana’ya sevk edildiği belirtildi.
Bölgede bulunan TTB 2. Lideri Prof. Dr. Ali İhsan Ökten, SÖZCÜ muhabirine vilayet genelinde bir hastane dışındaki kamu hastanelerinin tamamında hizmetlerin durduğunu, hastanelerde kalan ve Hatay sarsıntısında yaralananların tamamının Adana’ya sevk edildiğini belirterek, şunları söyledi:
* “Hatay’da kent hastanesi birinci sarsıntıdan itibaren kullanılamaz durumda ve içine girilemiyor. Hatay Mustafa Kemal Üniversite Hastanesi’nin ise yalnızca Acil Servisinde hizmet verilebiliyordu. İskenderun’da, eski İskenderun hastanesi yıkılmıştı. Yeni devlet hastanesinde hasarlara karşın kısıtlı ve acil hizmetleri veriliyordu.
* Samandağ hastanesi sağlam, fakat orada da ulaşım sıkıntıları nedeniyle yanlışsız dürüst bir sağlık hizmeti verilemiyordu. Hatay’da sağlık hizmeti verebilecek yalnızca Dörtyol Devlet Hastanesi kaldı. Şu anda yalnızca orada hizmet veriliyor. Dün akşamki sarsıntılardan sonra Dörtyol Devlet Hastanesi dışında acil yahut kısıtlı hizmet veren tüm kamu hastanelerinde hizmet durdu.”
“HASTANE YOK, SAHRA HASTANELERİ KÂFİ DEĞİL”
Uzmanların bölgede 6-6.5 büyüklüğünde yeni yahut artçı sarsıntı uyarısı yaptığını hatırlatan Ökten, bu sarsıntıda yaralananlara nasıl hizmet verileceğini gündeme getirdi. “6-6.5’e varan artçı yahut yeni zelzele olma mümkünlüğünü düşünürsek yeni yaralılara nerede, nasıl ve kim bakacak? Koskoca vilayette en fazla ayakta kalması gereken hastaneler yok. Acizliğe bakar mısınız? Kamu ismine hiçbir sağlık kurumu kalmadığına nazaran nasıl bir sağlık hizmeti verilecek” diye soran Ökten yeni ve kapsamlı sahra hastanelerinin kurulması gerektiğini söyledi.
Ökten, “Bölgede çoğunluğunu yabancıların kurduğu sahra hastaneleri var. Bizim kurduğumuz sahra hastanelerinde ameliyat yapılamıyor. Ameliyat yapılabilen varsa, yeni kurulduysa bilemiyorum, lakin kurulan sahra hastaneleri gerçek manada sahra hastanesi değil. Yapılan şu, bir çadır kuruluyor, üzerine bir amblem konuluyor. Birkaç yatak sıralanıyor. Gelen yaralı yahut hastaya birinci müdahale yapılıp gönderiliyor. Bu sahra hastanesi demek değil. Bu durumda yeni bir zelzelede yaralılara müdahale edilebilecek yeni ve daha kapsamlı sahra hastanelerinin kurulması gerekir” diyerek mevcut sahra hastanelerinin katiyen kâfi olmadığının altını çizdi.
